İngilizce içindeki arrest ne anlama geliyor?
İngilizce'deki arrest kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte arrest'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki arrest kelimesi yakalamak, tevkif etmek, tutuklama, hapis, gözaltı, yavaşlatmak, durma, yakalamak, durdurmak, kalp durması, ev hapsi, (evde) göz hapsi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
arrest kelimesinin anlamı
yakalamak, tevkif etmektransitive verb (police: take into custody) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) The police arrested several suspects. Polis katil zanlılarını yakaladı. |
tutuklama, hapis, gözaltınoun (legal taking into custody) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The new police officer made her first arrest. Polis memuru, iş hayatındaki ilk tutuklama görevini icra etti. |
yavaşlatmaktransitive verb (to slow or stop something) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) The levee arrested the progress of the floodwaters. |
durmanoun (act of stopping) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) He suffered a cardiac arrest - his heart stopped beating. |
yakalamaktransitive verb (to catch and hold) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) The fireworks arrested the attention of the crowd. |
durdurmaktransitive verb (medicine: stop growth) (büyümesini, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) We hope that the chemotherapy will arrest the growth of the tumour. |
kalp durmasınoun (sudden heart failure) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The patient died of cardiac arrest this morning. |
ev hapsi, (evde) göz hapsinoun (imprisonment in one's home) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The Burmese political dissident was under house arrest for many years. |
İngilizce öğrenelim
Artık arrest'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
arrest ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.