İngilizce içindeki liaison ne anlama geliyor?

İngilizce'deki liaison kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte liaison'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İngilizce içindeki liaison kelimesi aracı/arabulucu kimse, gizli ilişki, evlilik dışı cinsel ilişki, irtibat, terbiye, ulama anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

liaison kelimesinin anlamı

aracı/arabulucu kimse

noun ([sb]: intermediary)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The diplomat acted as a liaison between the two governments.

gizli ilişki, evlilik dışı cinsel ilişki

noun (sexual affair)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The politician had a liaison with a staffer during his campaign.

irtibat

noun (unit communication)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
The two units of troops had a liaison to exchange important information.

terbiye

noun (thickening agent) (yemek)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Kate used cornstarch as a liaison in her soup.

ulama

noun (pronunciation) (dilbilimi)

(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.)
Sarah had trouble learning which liaisons were optional and which were forbidden in French.

İngilizce öğrenelim

Artık liaison'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.

liaison ile ilgili kelimeler

İngilizce hakkında bilginiz var mı

İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.