İspanyolca içindeki hombre ne anlama geliyor?
İspanyolca'deki hombre kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte hombre'ün İspanyolca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İspanyolca içindeki hombre kelimesi adam, erkek, adam, insan, insanoğlu, insan, erkek adam, erkek çalışan, erkek işçi, lan, adam, kişi, insan, bir kimse, erkek, adam, insanlık, beşeriyet, insaniyet, erkek, insanoğlu, insan, iş adamı, mağara adamı, erkek dalgıç, taşralı, damsız erkek, insan yapımı, denize adam düştü, suya adam düştü, kardan adam, politikacı, siyasetçi, silah taşıyan kimse, silahlı kişi, sosyetik kimse, sosyeteye ait kimse, kurtadam, kurt adam, çekici erkek, (erkek) hava durumu sunucusu/hava tahmincisi, erkek giyim, öcü, ölü adam, iyi adam, iyi kimse, yetişkin erkek, az konuşan adam, sözünün eri, evin erkeği, cesur/mert adam, delikanlı adam, erkek adam, cesur olmak, oxford ayakkabı, yavaş ilerlemek, sakallı erkek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
hombre kelimesinin anlamı
adam, erkeknombre masculino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) ¿Se llama Chris? ¿Es hombre o mujer? |
adam
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Aquel hombre de allí es el que me ha robado la cartera. Şu karşıdaki herif amma da tipsiz, değil mi? |
insan, insanoğlu(general) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) ¿Está el hombre destinado a repetir los errores del pasado? İnsanoğlunun kaderinde geçmişteki hataları tekrarlamak mı vardır? |
insannombre masculino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Algunos aún niegan que el hombre esté relacionado con el simio. |
erkek adamnombre masculino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) ¡Mira qué músculos! ¡Todo un hombre! |
erkek çalışan, erkek işçinombre masculino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Tengo tres hombres trabajando en el proyecto. |
lan(ES, coloquial) (argo) (ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) ¡Eh, tío! ¡Mira lo que me he encontrado! |
adam
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kişi, insan, bir kimse(individuo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Es sólo un hombre que conocí en el autobús. Adam, sadece otobüste tanıştığım bir kimsedir. |
erkek, adam
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La policía recibió una denuncia de dos varones peleando. |
insanlık, beşeriyet, insaniyet
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La humanidad es la peor amenaza a la naturaleza. |
erkek(animales) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) ¿Es macho o hembra? |
insanoğlu, insan
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Los primeros seres humanos vivían en África. |
iş adamı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Los empresarios locales fueron invitados a inspeccionar las nuevas oficinas. |
mağara adamı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A diferencia de muchas representaciones en la cultura popular, los cavernícolas no vivieron al mismo tiempo que los dinosaurios. |
erkek dalgıç
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Un buzo saltó a la superficie del lago. |
taşralı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Carlos es un campesino que no entiende los ritmos de la gran ciudad. |
damsız erkek
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
insan yapımılocución adjetiva (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) El nailon es un ejemplo de una fibra hecha por el hombre usada en la industria textil. |
denize adam düştü, suya adam düştülocución nominal masculina El marinero gritó "¡Hombre al agua!" y le arrojó un salvavidas. |
kardan adam
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) El muñeco de nieve que hicimos ayer se está empezando a derretir. |
politikacı, siyasetçi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Se envió a tres hombres del estado a negociar una tregua. |
silah taşıyan kimse, silahlı kişi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Una persona armada huyo de la escena a pie. |
sosyetik kimse, sosyeteye ait kimse
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) El joven miembro de la alta sociedad fue arrestado por conducir borracho. |
kurtadam, kurt adamlocución nominal masculina (mitoloji) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La película es sobre un adolescente que se convierte en hombre lobo cuando hay luna llena. |
çekici erkek
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
(erkek) hava durumu sunucusu/hava tahmincisi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
erkek giyimlocución nominal femenina (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) El departamento de ropa para hombres está en el segundo piso. Erkek giyim reyonu ikinci kattadır. |
öcü
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
ölü adam(figurado) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) ¡Tócame otra vez y eres hombre muerto! |
iyi adam, iyi kimse(ES: coloquial) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Me alegra que esté saliendo con Rob: es un buen tío. |
yetişkin erkeknombre masculino (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La historia era tan triste que hasta un hombre adulto hubiera llorado al oírla. |
az konuşan adam
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Es un hombre de pocas palabras, pero cuando dice algo, vale la pena escucharle. |
sözünün eri
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Puedes fiarte de él, es un hombre de palabra. |
evin erkeğilocución nominal masculina (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Jim se convirtió en el hombre de la casa después de la muerte de su padre. |
cesur/mert adam, delikanlı adam, erkek adamnombre masculino (coloquial) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Bueno, definitivamente se comporta como un hombre de pelo en pecho. Los hombres de pelo en pecho no tienen miedo de expresar sus sentimientos en público. |
cesur olmak(figurado) (mecazlı) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Tienes que comportarte como un hombre y admitir que te equivocaste. |
oxford ayakkabı(bağcıklı ayakkabı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ahora está de moda usar zapatos oxford con vaqueros. |
yavaş ilerlemeklocución verbal (coloquial) (trafik, vb.) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) El tráfico va a paso de hombre, voy a llegar muy tarde al trabajo. |
sakallı erkek
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
İspanyolca öğrenelim
Artık hombre'ün İspanyolca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İspanyolca içinde arayabilirsiniz.
hombre ile ilgili kelimeler
İspanyolca sözcükleri güncellendi
İspanyolca hakkında bilginiz var mı
İspanyolca (español), Castilla olarak da bilinir, Roman dillerinin İber-Romantik grubunun bir dilidir ve bazı kaynaklara göre dünyanın en yaygın 4. dilidir, diğerleri ise onu listeler. en yaygın 2. veya 3. dil olarak. Yaklaşık 352 milyon kişinin ana dilidir ve konuşmacılarını dil olarak eklerken 417 milyon kişi tarafından konuşulmaktadır. alt (1999'da tahmin edilmektedir) İspanyolca ve Portekizce çok benzer gramer ve kelime hazinesi; bu iki dilin benzer kelime dağarcığının sayısı %89'a kadar çıkmaktadır.İspanyolca dünya çapında 20 ülkenin ana dilidir.İspanyolcayı konuşan toplam kişi sayısının 470 ile 500 milyon arasında olduğu tahmin edilmektedir. ana dili konuşanların sayısına göre dünyada en çok konuşulan ikinci dil.