İzlandaca içindeki líkami ne anlama geliyor?
İzlandaca'deki líkami kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte líkami'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İzlandaca içindeki líkami kelimesi beden, gövde, vücut anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
líkami kelimesinin anlamı
bedennoun Hugur þeirra og líkami var fullkominn svo að sjúkdómar og veikindi vörpuðu ekki skugga á líf þeirra. Kusursuz zihin ve bedenlere sahip olduklarından hiçbir hastalık yaşam sevinçlerini bozmuyordu. |
gövdenoun |
vücutnoun Stúlkur verða líka oft fyrir áhrifum frá fjölmiðlum um hvernig hinn „fullkomni“ líkami á að vera. Genç kızlar medya tarafından çizilen sözde ideal vücut imajından da aşırı etkilenebiliyor. |
Daha fazla örneğe bakın
En hann gerði sér réttilega grein fyrir því að líkami hans sjálfs hafði þroskast samkvæmt fyrir fram ákveðinni áætlun. Fakat doğru bir tespitte bulunmuş, vücudundaki gelişmenin önceden yapılmış bir planlamanın kanıtı olduğunu kavramıştı. |
Líkami minn breytist međ degi hverjum. Neredeyse hergün vücuduma iyi şeyler oluyor. |
„Þetta er líkami minn ... ‘Bu benim bedenimi temsil eder. |
Þegar við horfum á fimleikamann stökkva og snúast í loftinu með nákvæmni og þokka erum við ekki í vafa um að líkami hans sé eins og vel stillt vél. Havada büyük bir zarafetle dönüşler yapan bir sporcuyu gördüğünüzde, tüm vücudunu mükemmel şekilde kontrol edebildiğini düşünürsünüz. |
▪ STYRKIR FJÖLSKYLDUNA OG STUÐLAR AÐ GÓÐU SIÐFERÐI: Sönn trú kennir eiginmönnum að „elska konur sínar eins og eigin líkami“ og konum að bera djúpa virðingu fyrir eiginmönnum sínum, og hún innprentar börnum að hlýða foreldrum sínum. ▪ AİLELERİ GÜÇLENDİRİR VE YÜKSEK AHLAK STANDARTLARINI KORUR: Hakiki din ‘kocaları karılarını her zaman kendi bedenleri gibi sevmeleri’ için eğitir, kadınların ‘kocalarına derin saygı’ geliştirmelerine yardım eder ve çocuklara ‘ana babalarının sözünü dinlemeyi’ öğretir (Efesoslular 5:28, 33; 6:1). |
En þeir sem gera það eru að fylgja hvatningu Páls um að ‚bjóða fram líkami sína að lifandi, heilagri, Guði þóknanlegri fórn, og veita skynsamlega guðsdýrkun.‘ — Rómverjabréfið 12: 1, Biblían 1912. Şimdi bunu yapanlar, Pavlus’un, ‘bedenlerinizi diri, kutsal, Allaha makbul kurban olarak sunun; akıl yetinizle olan kutsal hizmetiniz budur’ uyarısına uygun davranmış olacaklar.—Romalılar 12:1. |
Líkami Rosie Larsen fannst í skottinu á bíl stolið frá þessari herferð Rosie Larsen'ın cesedi çalınan seçim arabalarımızdan birinin bagajında bulunmuş. |
Ūetta er líkami ūinn. Bu senin bedenin. |
Joðskortur hjá ungum börnum getur valdið því að það dragi úr framleiðslu hormóna, og það hefur síðan í för með sér að líkami, heili og kynfæri þroskast ekki eðlilega. Þá er talað um dverg- eða kyrkivöxt. Küçük çocuklarda iyot eksikliği hormon üretimini engelleyebilir; bu durum fiziksel, zihinsel ve cinsel gelişme geriliği olan kretinizm adlı hastalığa neden olabilir. |
„Þetta er líkami minn sem fyrir yður er gefinn,“ segir hann. “Bu sizin uğrunuzda verilecek olan bedenimi temsil eder” dedi. |
Hvað á Páll við þegar hann biður þess að „andi yðar, sál og líkami varðveitist“? Pavlus, “ruhunuz, canınız ve bedeniniz . . . . kusursuz olsun” diye dua ettiğinde ne demek istedi? |
Orð Páls postula varpa ljósi á það hvernig minningarhátíðin um dauða Krists skuli fara fram: „Því að ég hef meðtekið frá Drottni það, sem ég hef kennt yður: Nóttina, sem Drottinn Jesús var svikinn, tók hann brauð, gjörði þakkir, braut það og sagði: ‚Þetta er minn líkami, sem er fyrir yður. Resul Pavlus’un şu sözleri Mesih’in ölümünün anılmasına ışık tutar: “Çünkü size aktardığımı ben Rabden aldım ki Rab İsa ele verileceği gece bir ekmek aldı, ve şükrettikten sonra onu kırdı ve dedi: ‘Bu sizin uğrunuza olan bedenim demektir. |
Í bréfum sínum hafnaði hann þeirri kennisetningu rómversk-kaþólsku kirkjunnar að brauðið og vínið breytist í hold og blóð Krists. Hann hélt því fram að ekki bæri að túlka bókstaflega orð Jesú, „þetta er líkami minn“ heldur væru þau táknræn. Yazışmalarında, İsa’nın “bu benim bedenimdir” sözlerinin gerçek anlamda değil ruhi anlamda algılanması gerektiğini savunarak, ekmek ve şarabın İsa’nın et ve kanına dönüştüğünü iddia eden Katolik öğretisine karşı çıktı. |
Romeo! Nei, ekki hann, þótt andlit hans vera betri en nokkurs manns, en fótinn excels allra karla, og fyrir hönd og fót, og líkami, - þó þeir verði ekki að vera tala um, en þeir eru síðustu bera saman: hann er ekki blóm af kurteisi, - en ég ábyrgist hann blíður eins og lamb. -- Go þínum vegum, wench; þjóna Guði. Romeo! hayır, o değil, yüzünü daha iyi olabilir ama herhangi bir adamın, henüz bacağını tüm erkeklerin üstünlük ve bir el ve bir ayak ve bir vücut, onlar üzerinde konuşulması değil olması rağmen, yine de Geçmişte karşılaştırabilirsiniz: o, nezaket, çiçek değil, ama ben bir kuzu olarak onu en nazik garanti edeceğiz. -- Senin yollarını git wench, Allah'a kulluk. |
Ađ öđrum kosti springur líkami ykkar bķkstaflega. Basınç ayarı olmazsa bedeniniz parçalanır. |
(1. Korintubréf 15:50-53) Forgengilegur líkami af holdi og blóði getur ekki erft óforgengileikann og himnaríkið. (I. Korintoslular 15:50-53) Et ve kandan oluşan ve çürüyebilir olan bedenler, çürümezliği ve Gökteki Krallığı miras alamaz. |
Satan veldur því að Job fær sjúkdóm þannig að allur líkami hans er þakinn sárum. Şeytan Eyüp’ün bütün vücudunda acı veren çıbanlar çıkmasına neden oldu. |
Páll brá ljósi á þennan þátt í „stjórn“ Jehóva eða aðferð til að sjá um að ákvörðun hans næði fram að ganga. Hann segir: „Hann [leyndardómurinn] var ekki birtur mannanna sonum fyrr á tímum. Nú hefur hann verið opinberaður heilögum postulum hans og spámönnum í andanum: Heiðingjarnir eru í Kristi Jesú fyrir fagnaðarerindið orðnir erfingjar með oss, einn líkami með oss, og eiga hlut í sama fyrirheiti og vér.“ Pavlus, Yehova’nın “düzenlemesinin” bu yönünü ya da amacını gerçekleştirmek için meseleyi ele alış tarzını şöyle anlattı: “O sır, önceki nesillerde insan oğullarına bildirilmemiş, ancak şimdi ruh aracılığıyla Kendi kutsal elçilerine ve peygamberlerine açıklanmıştır. |
Líkami Kate er ađ bila. Kate'in vücudu iflas ediyor. |
Þannig skulu eiginmennirnir elska konur sínar eins og eigin líkami. Böylece kocalar kendi karılarını kendi bedenleri gibi sevmeğe borçludurlar. |
Ūrjätíu är voru liđin, en líkami hennar var ennūä sami barnslíkaminn. 30 yıl geçmişti ama bedeni ölümsüz bir çocuk bedeni olarak kalmıştı. |
Daníel lýsir honum svo: „Líkami hans var sem krýsolít, ásjóna hans sem leiftur, augu hans sem eldblys, armleggir hans og fætur sem skyggður eir og hljómurinn af orðum hans eins og mikill gnýr.“ — Daníel 10:6. Daniel şu sözlerle onun canlı bir tanımını yaptı: “Onun bedeni gök zümrüt gibi, ve yüzü şimşek görünüşü gibi, ve gözleri alevli meşaleler gibi, ve kolları ve ayakları cilâlı tunç gibi, ve sözlerinin gürlemesi bir cümhur gürlemesi gibi idi.”—Daniel 10:6. |
En þegar hann var loks árangri í að fá höfðinu fyrir framan dyrnar opnun, varð ljóst að líkami hans var of breiður til að fara í gegnum lengra. Ama nihayet kapının önünde başını başarılı oldu açarak, bedeni daha fazla geçmesi için çok geniş olduğu açıkça belli olmuştu. |
Í Matteusarguðspjalli segir svo frá: „Jesús [tók] brauð, þakkaði Guði, braut það og gaf lærisveinunum og sagði: ‚Takið og etið, þetta er líkami minn.‘ Matta İncilinde o akşam olanlar şöyle anlatılır: “İsa ekmek aldı, dua etti ve sonra ekmeği bölüp öğrencilerine verdi. ‘Alın, yiyin. |
Móðir veit alltaf hvað líkami þýðir. Anne her zaman bir beden ne anlama geldiğini bilir. |
İzlandaca öğrenelim
Artık líkami'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.
İzlandaca sözcükleri güncellendi
İzlandaca hakkında bilginiz var mı
İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.